Hessenli bir tıp adamı, durmak bilmeden çalışıyor. Wiesbaden doğumlu Dr. Cem Ekmekçioğlu art arda kitaplar çıkarmayı sürdürüyor. Halen Viyana Üniversitesi Fizyoloji Enstitüsü’nde görev yapan 49 yaşındaki fizyolog ve beslenme uzmanı, bir süre önce Frankfurt merkezli Westend Verlag bünyesinde yeni bir kitabını daha yayımladı. Dr. Ekmekçioğlu, çağdaş toplumlarda insanlar arası ilişkilerde en büyük sorunun temassızlık olduğu konusunu işliyor. O nedenle kitabının başlığını da “Drück mich mal” (Sarıl Bir Bana) diye seçmiş. Kitap, insanların yüz yüze ilişkiler kurmasını, birbirlerine dokunmasını işliyor ve insan sıcaklığının somut olarak hissedilmesinin iyileştirici gücüne dikkat çekiyor.
Evli ve üç çocuk babası Dr. Ekmekçioğlu, kitabında dijital dünyanın insanı ezen soğukluğuna ve yalnızlaştırıcı teknolojilere karşı neler yapılabileceğini tartışıyor. İnsanların yaşarken bir tutunacak dala, bir durup dinlenmeye ihtiyacı olduğunu hatırlatan hekimimize göre, günümüz toplumunda insanlar çok hızlı ve birbirine dokunamadan yaşamaya çalışıyor. Oysa herkesin soluklanmaya, bir insana yaslanmaya, nefes almaya, diğer insanlarla huzurlu bir dayanışma içinde olmaya çok ihtiyacı var.
Teselli, sakinleştirme, sevgi, övgü… Sadece diğer insanlarla somut bir temas kurabilenler, dijital toplumun soğuk baskısına karşı direnebiliyor. Cem Ekmekçioğlu insanın kendini durup dinleyebilmesi, ayakta durabilmesi için bir başka insanın temasına ihtiyacı olduğunu belirtiyor. Kitabını başlığını da bilerek seçtiği anlaşılıyor: “Sarıl bir bana!”. Böyle diyor.
İnternet toplumunda insan sıcaklığı neredeyse tarihe karışmış gibidir. Bir başka insanın varlığını ve onun teselli veren, güç taşıyan enerjisini üzerinde hissetmeyenlerin durumu çok zor. Modern toplumda kronik bir temassızlık egemen. Bu eksiklik, insanı en derinlerinden yaralıyor, yalnız ve korunmasız bırakıyor. Bu yalnızlık içinde insanın dayanma, ayakta kalma gücü de düşüyor. Ruhsal dengesi tamamen bozuluyor. Somut ve sahici ilişkilerden kopan bireylerin sağlıklı bir ruhsal ve fiziksel gelişim göstermesi olanaksız. Bu bireylerin oluşturduğu toplumların sağlıklı olması da mümkün değil. İnsanların el sıkışması, kucaklaşması, bir masada oturup konuşması, birbirini dinlemesi, avutması, sevgisini bir biçimde karşısındaki insana iletmesi, yumuşaklığı, bireyleri ve tüm toplumu olumlu etkilemektedir. İşte Dr. Ekmekçioğlu, modern toplumun temassızlık-sevgisizlik gerçeğini ve bu acı gerçeğe karşı neler yapılabileceğini işliyor.
Tıp uzmanı Dr. Cem Ekmekçioğlu, 2009 yılında Cem Melou adıyla İstanbul ve Viyana’da geçen “Die zwei Gesichter der Galata-Brücke” (Galata Köprüsü’nün İki Yüzü) başlıklı bir polisiye roman da yayımlamıştı. Cem Ekmekçioğlu’nun Almancadaki yazı serüveninin peşini bırakmayacağı anlaşılıyor. (FHF)